26 Mart 2015 Perşembe

Düğüm Gibi

Çok zaman sonra duydum sesini,
Gözbebeklerine dokundum, tebessümlerine eşlik ettim aynı masada..
O gökyüzüydü, bense deniz,
O maviydi, ben renksiz.
Maviliğini can verdi renksizliğime,
O gökyüzüydü, bense deniz...
Yağmurlu bi günde, çok zaman sonra sarıldım ona...
O bi' bardak çay, bense acı bi' kahve.
Düğüm gibi kaldı boğazımda,
Yutkunmuyorum,
Bi heves kalsın istiyorum o düğümde,
Boğazımda...
Boğulmaktan korkmuyorum kendi içimde,
Kaybolmak daha kötü gökyüzünde..
Yağmur var bak hala,
Hiç gitme, kal böyle...

23.02.2015 16:11

Burak Ergin

Karanfil

Karanfil kokar sokağın,
Benimse köşe başında rastladığım sigaram ve ocağımda soğumaya yüz tutmuş çayım,
Rüzgarın gücü yetmemiş kokuna ya,
Yarım bi' paket yuvarlamış ellerime,
Buram buram karanfil sıkıştırmış ciğerlerime sakladığım ezilmiş izmaritlere...
Rastlantısal gibi değil sanki, bilerek yaktım hatıraları, isteyerek hapsettim,
Göz göre göre mahvettim ciğerlerimde karanfilli izmaritleri.
Bir yağmur damlasının kuruyuşunu izledim her nefesimde,
Kaderi toprağa kavuşmadan sigaramın ateşinde buhar olmak, karanfile karışmakmış,
Diğer bütün damlalar saçlarıma, gözlerime, ellerime hatta kirpiklerime çarparken,
Onun kaderi köşe başında rastladığım paketten sigaramı çıkarttığım anda değişmiş...
Sadece bir masa, kalem ve kağıt somutluğundan oluşan hınca hınç dolu bi odanın zifiri sessizliğinden sesleniyorum,
Çayın altını yakarım istersen,
Seversin sen...

Burak Ergin
30.01.2015 22:59

Kül

Şiirler küllerden oluşur, küller yaşanmışlıklardan,
Bi yanda sen, bi yanda hataların veyahut yalnızlığın...
Her bir anıya bir ateş verir, her yaşanmışlıktan da bir mısra alırsın...
Bazen bir mısra kül tablasını ağzına kadar doldururken
Bazıları için birden fazla ateşlenir yaşanmışlık zırvalıklarından...
Yağmur olur yazdıkların, kalemin gözlerinin vazifesine sarılır,
Geçen her günle kalemin çatışır!
Kağıtlardan kül tablana bırakırsın...
Dağınık küllerin şiirlerine yansır,
Kalemin özgürce davranır, öyle belli başlı kurallara takılmaz,
Ama bi sorun var burda...
Özgürlük tadında şiirler yazmak, özgürlüğünden mahrum kalmakla eş anlamlıdır.
Bu evin yalnızlığı bana hediye bu gece,
Loş bi masada kalemin kağıda itirafları yüklesecek!
Mahrum bıraktım kendimi özgürlüğümden!
Yalnızlığın sınırlayıcı taraflarındayım belki de,
Belki de çok kalabalık burası,
Kül tablam dolup taşıyor...
Gecenin kasveti penceremden odama sızıyor,
Küllerin sağa sola savrulduğu da oluyor,
Her bi metre kareye dağılıyor yaşanmışlıklar...
Sebebini bilmediğim bi uykusuzluk beni yatağımdan atıyor,
Yarım kalmış bir gece edasıyla parlıyor ay,
Güneş hiç geri gelmeyecekmiş gibi...

11.11.2014

Burak Ergin


Bir Seneden Fazla Olmuş Sen Gideli

Bitmeyiz diyordum ya,
Gidişinin üstünden bir seneden fazla geçmiş,
Hiç farkında değilim,
Ne yağmurlar bırakmış bulutlar yeryüzüne,
Her biri farklı milyonlarca kar tanesi kaldırımlara vurmuş soğukluğunu,
Kaç defa geceye sokak lambaları eşlik etmiş,
Bilinmez...
Bir seneden fazla olmuş,
Hiç farkında değilim,
Yeni nefesler kavuşmuş dünyaya sen gideli,
Hatta son nefesleri verilmiş bazılarının,
4'ü bitmiş 5 mevsim kaybolmuş yada kayboluyor yalnızlığımda,
Ellerimle dudaklarıma kaç kadeh götürdüm, kaç defa ateşledim şu meredi...
Ne haddime sokağına misafir olmak gecenin bir vakti...
Hiç farkında değilim,
Bir seneden fazla olmuş sen gideli!


Burak Ergin

24.10.2014 04:05

Terk Et Beni

Terk et beni sevgilim, Günde üç defa; haftada yirmi bir. Şehrin göbeğinde in taksiden, Çıkart, at takunyalarını kesik şeritlere, As...